19 Aralık 2014 Cuma

Bitenler, Çöpe Gidenler



Yeni yıla girmeden önce evdeki tüm bitmiş, son kullanma tarihi geçmiş ürünlerin yazısını yazıp atmak istedim. Bazıları yeni bitti bazıları da çok uzun zaman önce. Bitenler yazısı yazmak için bekledim ancak uzun süredir bir türlü yazamadım şimdiye kısmetmiş.

L'oréal Mythical Oil Saç Maskesi: Bu maskenin kullanım şeklinde saçın suyunun sıkılıp ardından ürünün uygulanması ve havlu ile sarıp bekletilmesi gerektiği yazıyor ve salon kullanımı için uygun olduğu :) Ben saç kremi gibi kullandım maskeyi. Şampuanın ardından saçlarımın uçlarına uygulayıp bir kaç dakika beklettim. Saçlarımı boyattığım dönemde saçlarım boyadan çok fazla yıpranmıştı. Bu maske saçlarım için kurtarıcı oldu; yumuşattı, dolaşıkları açtı, nem verdi. Durulanması zor değil, bayıltıcı bir kokusu yok kokusunu almak için özellikle koklamak lazım. 500 gramlık bir üründü, 100 lira civarında bir fiyata almıştım çok uzun süre de kullandım. Her kapağını açtığımda hava ile temas etmemesi için küçük bir kaba az miktarlarda aktararak kullandım. Memnun kaldım ancak yeni ürünler deneme isteğim ve çoğu saç maskesine göre yüksek olan fiyatı nedeniyle tekrar almayacağım. Belki ilerde alırım.

Yves Saint Laurent Teint Resist Fondöten: Çim kokusuna benzettiğim sürerken buram buram gelen, sonradan kokusu gelmeyen, az örtücü, cildi kurutmayan, cilt rengimle çok iyi örtüşen bir fondötendi. Tek başına kalıcığı hakkında yorum yapamayağım çünkü bu fondöteni kullandığım dönemde cildimde yüksek kapatıcılığa ihtiyaç duyuyordum bu nedenle fondöten üzerine pudra sürmem gerekiyordu. Kapatıcılığının az olması haricinde beğenmediğim bir tarafı olmadı ancak bu fiyata hatta çok çok daha ucuzuna daha güzel fondötenler olduğu için tekrar almam.

Yves Saint Laurent Touche Eclat: Göz altlarımı kurutmayan yüze çok güzel bir aydınlık veren memnun kaldığım bir ürün oldu. Tekrar alabilirim.

Skin Ceuticals Güneş Kremi: 50 ml'lik 100 küsür liralık fiyatı olan bir üründü. Göz altlarına da sürülebiliyormuş ancak ben göz altlarımda kullanmadım. Çok iyi, çok farklı bir ürün olduğunu düşünmüyorum. Hamilton markasının güneş kremlerini daha çok seviyorum, gramajları daha fazla, yapıları daha iyi. Fiyatı çok fazla, gramajı çok az. Tekrar almayacağım.

Parmex Aseton: Ojeleri iyi çıkarıyor, tırnakları yıpratmıyor. Bittikçe aldığım bir aseton, kullanmaya devam edeceğim.

Yves Rocher Lavantalı Duş Jeli: Kokusu güzel, cildi kurutmuyor, kolay durulanıyor, ciltte hassasiyete ve rahatsızlık hissine neden olmuyor. Tek sorunu fiyatına göre gramajının az olması, Yves Rocher %50 indirime girdiğinde tekrar almayı düşünüyorum.

Yves Rocher Meksika Limonlu Duş Jeli: Lavantalı olan duş jeli için söylediklerim bu duş jeli için de geçerli. Kokusu güzeldi, tekrar almayı düşünüyorum.

Nivea Pearl&Beauty: Nivea'nın sürekli kullandığım sticklerinden biri. Kokusu hafif, rahatsızlık hissine neden olmuyor. Kullanmaya devam edeceğim.


Clarins Body shaping Cream: Nemlendirmesi iyiydi, yapış yapış bir his nırakmıyordu. Şekillendirici bir etkini görmedim, belki düzenli kullanmadığımdan belki de öyle bir etkisi olmadığından :) Clarins'in bir setinden çıkan ürünlerden biriydi, set halinde görürsem tekrar alabilirim ancak özellikle alacağım bir ürün değil. 

Clarins High Definition Body Lift: Clarins'in setinden çıkan ürünlerden biri de buydu. İçinde turuncumsu partiküller vardı ve jel formunda bir üründü. Cilde sürüldükten bir süre sonra ciltte yanma başlıyordu böyle söyleyince kötüymüş gibi anlaşılıyor elbette, ancak rahatsız edici bir etkisi yok. Bunu da düzenli şekilde kullanmadım o nedenle selülitler üzerindeki etkisi ile ilgili yorum yapamayacağım.

La Roche Misel Solüsyon: Bioderma'dan daha da çabuk şekilde bir çırpıda göz makyajımı temizliyordu ancak kokusu, ciltte bıraktığı his nedeniyle kullanmayı tercih edeceğim bir ürün değil.

Maybelline Feel Pink Ruj: son kullanma tarihi geçtiği için atacağım. Hem rengi de yapısı çok güzel bir rujdu. Bu tonlarda pembe bir ruj arayışı içine girersem tekrar alabilirim.

The Balm Concealer: Kapatıcılığı çok iyiydi ancak göz altımda rahatlıkla kullanamadım. Yapısı oldukça kalın. Cildimde zaman zaman oluşan kızarıklıklar ve sivilceleri kapatmak için ilerde tekrar alabilirim.

Inglot Oje Çıkarıcı: Ojeleri çok iyi temizliyor, yağlı yapısı sayesinde tırnak etlerine bakım yapıp yumuşacık olmalarını sağlıyor. Bu oje çıkarıcı ile ojeleri temizledikten sonra kolayca tırnak etleri geri itilebiliyor. Inglot mağazaları kapanmadan önce %50 indirim ile 10 liraya almıştım sanıyorum. Bir oje çıkarıcı için indirimli fiyatı bile yüksek.

Loreal Siyah Göz Kalemi: Sonuna kadar kullandım bu kalemi, tam olarak adını bilemiyorum. Özelliklerini de tam olarak hatırlayamadığım için yorumlayamıyorum.

İdéalia Kremler: Yüzüme kullanmak yerine el kremi gibi kullandım. Yüzümde herhangi bir reaksiyona sebep olmasından korktuğumdan son kullanım tarihlerinden emin olamadığım tester kremleri yüzüme sürmüyorum. 

Mutlu haftasonları, sevgiler.

B.

11 Aralık 2014 Perşembe

Ağız ve Diş Sağlığı Dosyası: Ağız Gargaraları

Renkli kozmetikler, cilt bakım ürünleri, saç bakım ürünleri derken ağız bakımı ve sağlığı ile ilgili bir yazı yazmadığımı fark ettim. Oysa ki çok çok önemli, üzerinde durulması gereken bir konu.

Ağız sindirim kanalının girişi olduğu için ağızdaki olumsuzluklar diş sağlığının bozulmasına, olumsuz etkilenmesine neden olabiliyor. Diş sağlığındaki bozulmalar kalp, böbrek, eklem v.b. yapılarda bozulmalara yol açabiliyor bu nedenle diş, diş eti, ağız sağlığı çok önemli. 6 ayda bir diş doktoruna gidip dişlerimizi kontrol ettirmenin, gerekli tedavileri ertelemeden uygulamanın önemini vurgulayarak bugünün konusu olan ağız gargaralarının işlevine ve nasıl kullanılmaları gerektiğine geçiyorum.

Ağız gargaraları ağızda plağın oluşmasını engelliyor. Dişinizi fırçaladıktan kısa süre sonra bile parmağınızı dişlerinizin yüzeyinde gezdirirseniz elinizin üzerine bir beyazlığın geldiğini görürsünüz, işte bu plak ve biz dişimizi fırçaladıktan sonra da plak oluşumu devam eder. Ağız gargaralarının işlevi plağı engellemek, diş fırçasının ulaşamadığı yerlere ulaşarak ağız temizliğini sağlamak. Ağızımızdaki plak oluşumunu engellemezsek başlangıçta yumuşak olan plaklar birikip sert bir yapı haline yani diş taşlarına dönüşüyor. Diş taşları ise diş etlerinin çekilmesine, diş kayıplarına neden oluyor.

Gargaralar az miktarda (Ben Listerine kullanıyorum, şişenin kapağının yarısı kadar), sulandırılmadan kullanılmalı. 30 saniye zaman tutarak ağızda gargara çalkalanmalı, zaman tutmak önemli çünkü her ne kadar 30 saniye kısa gibi görünse de çalkalama işlemi sırasında oldukça uzun gelen bir süre. Bir diğer önemli nokta ise, gargara ile ağzımızı çalkaladıktan sonra yarım saat boyunca hiç bir şey yememek, su bile içmemek. Ancak bu şekilde gargara işlevini yerine getirebiliyor, plağa karşı savunma sağlayabiliyor.
 
Gargara günde iki kez; sabah kahvaltısından sonra dişlerin fırçalanmasının ardından ve gece uyumadan önce yine dişlerin fırçalanmasından sonra kullanılmalı.
 
Dişimizi fırçalamak, gargara kullanmak elbette çok önemli ancak kesin çözüm değil. Bu nedenle 6 ayda bir diş doktorunuza gidip dişlerinizi kontrol ettirmek eğer oluşmuşsa oluşan diş taşlarını temizletmek ve gerekli tedavileri uygulatmak en iyisi.
 
Her günümüzün her yönden sağlık, mutluluk, huzur içinde geçmesi dileğiyle.
 
Sevgiler,

B.